Türkiye’nin Yapay Zeka Raporu Yayınlandı Ekonomik Potansiyel ve Stratejik Öneriler

Türkiye’de yapay zekanın ekonomik potansiyelini incelemek ve bu potansiyeli ortaya çıkarmak için gerekli adımları belirlemek amacıyla hazırlanan “Üretken Yapay Zekanın Türkiye’deki Ekonomik Potansiyeli” başlıklı rapor yayınlandı. Bu rapor, Google’ın isteği üzerine Implement Consulting Group tarafından hazırlandı ve raporun hazırlanmasında Martin H. Thelle’nin de aralarında bulunduğu bir ekip görev aldı. Raporun önsözünü ise AITR Eş Başkanı Prof. Dr. Altan Çakır yazdı.

Raporun Öne Çıkan Başlıkları ise şu şekilde:

Türkiye’de Yapay Zekanın Ekonomik Potansiyeli

“Üretken Yapay Zekanın Türkiye’deki Ekonomik Potansiyeli” raporu, yapay zekanın Türkiye ekonomisine önemli bir katkı sağlayabileceğini ortaya koyuyor. Üretken yapay zekanın Türkiye’nin yıllık GSYİH’sine %5 ilave katkı yapması bekleniyor. Bu da yaklaşık olarak 1,2 ila 1,4 trilyon Türk Lirası (50-60 milyar ABD Doları) arasında bir değere denk geliyor. Bu kazanımlar, üretken yapay zeka ile çalışan kişilerin verimliliğinin artması, otomasyona uğrayan işlerden boşa çıkan zamanın daha katma değerli faaliyetlere ayrılması ile sağlanacak.

Türkiye’de Yapay Zekanın İstihdama Etkisi

Raporda, Türkiye’deki işlerin %55’inde üretken yapay zeka ile birlikte çalışılacağı ve %41’inin ise üretken yapay zekadan etkilenmeyeceği öngörülüyor. Yapay zekadan yüksek oranda etkilenmesi beklenen işler, Türkiye’deki mevcut işlerin yalnızca %4’ünü oluşturuyor. Otomasyon nedeniyle kapanacak işlerin yerini alacak yeni işler sayesinde, işsizlik seviyelerinde değişiklik yaşanmayacağı belirtiliyor.

Türkiye’de Yapay Zekadan. Yararlanan Ana Sektörler

Üretken yapay zekanın ekonomik potansiyelinin yaklaşık %70’inin ticaret, ulaşım, turizm, imalat, inşaat, enerji ve su gibi sektörlerden gelmesi bekleniyor. Göreceli olarak en büyük katma değer artışının bilgi ağırlıklı işletme hizmetlerinde görülmesi öngörülüyor. Bu sektörlerde yapay zeka uygulamaları, maliyetleri düşürüp hizmet kalitesini artırarak büyük fayda sağlayacak.

Türkiye’de Yapay Zeka Dönemine Hazırlık

Türkiye, yapay zekanın geniş çapta kullanımı için güçlü bir operasyonel ortama sahip olmasına rağmen strateji, altyapı ve inovasyon dinamikleri açısından geride kalmaktadır. Tam anlamıyla fayda sağlamak için Türkiye’nin iş gücünü yeniden eğitmesi, yapay zeka ile ilgili yeni becerilerle donatması, AR-GE faaliyetlerini artırması ve ticari atılımı hızlandırması gerekiyor.

Yol Haritası ve Stratejik Öneriler

Raporda, Türkiye’nin mevcut ulusal yapay zeka stratejisini geliştirmeye devam ederken işbirliğini güçlendirecek ve yapay zeka ile ilgili inovasyon faaliyetlerini ölçeklendirecek ulusal programlardan yararlanabileceği vurgulanıyor. Ayrıca, yerel inovatif aktörlerin AR-GE faaliyetlerini artırması ve yapay zeka araştırma-geliştirme çalışmalarına yatırım yapılmasının önemi belirtiliyor.

Raporun Diğer Öne Çıkan Başlıkları;

Yapay Zekanın Toplumsal Sorunlara Etkisi

Raporda, yapay zekanın toplumsal sorunlara getirebileceği çözümler ele alınıyor. Yapay zeka, iklim değişikliğiyle mücadele, sağlık hizmetlerine erişim, eğitimde fırsat eşitliği gibi alanlarda önemli katkılar sağlayabilir. Özellikle, yapay zekanın sağlık alanında teşhis desteği ve hasta etkileşimleri, eğitimde ise kişiselleştirilmiş özel dersler gibi uygulamaları toplumsal faydalar sunmaktadır.

Türkiye’nin Yapay Zeka Hazırlık Durumu

Rapora göre, Türkiye, yapay zekanın geniş çapta kullanımı için güçlü bir operasyonel ortama sahip olmakla birlikte, strateji, altyapı ve inovasyon dinamikleri açısından geri kalmaktadır. Tam anlamıyla fayda sağlamak için Türkiye’nin yapay zeka stratejisini geliştirmesi, dijital altyapı yatırımlarını artırması ve yenilikçi bir ekosistem oluşturması gerekmektedir.

Yapay Zekanın Sektörel Katkıları

Yapay zeka, Türkiye’deki birçok sektörde üretkenliği artırabilir. Özellikle ticaret, ulaşım, turizm, imalat, inşaat, enerji ve su gibi sektörlerde büyük ekonomik fırsatlar yaratması beklenmektedir. Yapay zeka uygulamaları sayesinde bu sektörlerde verimlilik ve hizmet kalitesi artırılabilir.

KOBİ’lerin Yapay Zekayı Benimsemesi

Türkiye’deki KOBİ’ler, yapay zekayı büyük şirketlere oranla daha yavaş benimsemektedir. Üretken yapay zeka, KOBİ’lerin yapay zekayı benimsemesine ve uygulamaya koymasına katkı sağlayabilir. Ancak yasal zorluklar ve beceri eksikliği bu süreci engelleyebilir. KOBİ’lerin yapay zeka teknolojilerinden tam anlamıyla yararlanabilmesi için gerekli altyapı ve becerilerin geliştirilmesi önemlidir.

Politika Çıkarımları ve Stratejik Öneriler

Raporda, Türkiye’nin yapay zeka alanındaki potansiyelini tam anlamıyla gerçekleştirebilmesi için bazı politika çıkarımları ve stratejik öneriler sunulmaktadır. Bu öneriler arasında AR-GE yatırımlarının artırılması, yapay zeka alanında yetkin insan kaynağının yetiştirilmesi, inovasyon ekosisteminin desteklenmesi ve yapay zekanın güvenli ve etik kullanımı için yasal düzenlemeler yapılması yer almaktadır.

Prof. Dr. Altan Çakır’ın Önsözünden

“Üretken Yapay Zekanın Türkiye’deki Ekonomik Potansiyeli” raporunun önsözünü kaleme alan AITR Eş Başkanı Prof. Dr. Altan Çakır, yazısında yapay zekanın Türkiye’nin ekonomik ve toplumsal dönüşümündeki önemine dikkat çekiyor. Çakır, yapay zekanın sadece bir teknoloji değil, ekonomik büyüme ve refahın anahtarı olduğunu belirtiyor ve yapay zekanın internetin ilk günlerinde olduğu gibi başlangıçta merak ve endişe ile karşılandığını, ancak toplumlar üzerinde derin değişimlere yol açacağını ifade ediyor.

Üretken yapay zekanın iş dünyası ve toplumsal hayatta sunduğu benzersiz fırsatlardan da bahseden Prof. Dr. Altan Çakır, bu teknolojinin bireyler ve kurumlar arasında hızla yayıldığını ve özellikle büyük dil modellerine dayalı hizmetlerin hızla benimsendiğini belirtiyor.

Raporun tamamına linkten ulaşabilirsiniz.